Anayasa devletin şeklini vatandaşların hak ve ödevlerine devletin kurumlarını işleyiş yapısını, organlarını, devletin bu organlarının görev ve yetkilerini, bireylere sağlanan güvence, devletin yapısını ve şeklini belirleyen en üst kanundur. Bu kanunu inceleyen hukuk dalı ise anayasa hukuku olarak adlandırılır.
Anayasa maddi anlamda ve şekli anlamda anayasa olmak üzere ikiye ayrılır. Şekli anlamda anayasa, kanun metni içerisinde yer alan Kural anlamına gelmektedir. Yani bir kanun metni, anayasa metni içerisinde yer alıyorsa anayasa ile ilgisi olup olmadığına bakılmaksızın anayasa hükmü olarak kabul edilir. Ülkemizde genel olarak geçerli olan anayasa şekli anayasadır.
Diğer bir anayasa ayrımı ise yazılı ve yazısız anayasalardır. Dünya üzerinde yazılı olmayan anayasa İngiltere anayasası olarak örnek gösterilebilir.
Yumuşak sert anayasa ayrımı bir anayasanın değiştirilmesi diğer yasaya da kanunlardan daha ağır koşullara bağlanmışsa, bu tür anayasalar sert anayasa olarak nitelendirilmektedir. Eğer anayasanın değiştirilmesi hiçbir şekilde mümkün değilse, bu anayasalara mutlak sert anayasa adı verilir. 1876, 1924, 1961 ve 1982 Anayasası katı anayasadır.
Eğer anayasa normal kanun yolları ile değiştirilebiliyorsa, bu yumuşak anayasa olarak isimlendirilir. 1921 Anayasası yumuşak anayasa olarak nitelendirilmektedir.

Kazuistik ve Çerçeve Anayasalar

İçerik açısından ikiye ayrılan kazuistik anayasa ve çerçeve Anayasası,
çerçeve anayasa anayasanın genel ilkelerini düzenleyen ancak uygulama biçimlerini Kanunlara bırakan anayasa tipidir.
Kazuistik anayasa genel ilkeleri belirtmekte olup bu ilkelerin uygulanma biçimlerini Aşırı düzenleyici bir yöntemle ayrıntılı şekilde düzenlemiştir. Bu tür anayasalar kazuistik anayasa olarak nitelendirilmektedir.