Kuvvetler Ayrılığı

Kuvvetler ayrılığı prensibi devlet işlerinin muhtelif organlar arasında Taksim edilmesi suretiyle yasama, yürütme ve yargı olarak ayrılmasını öngören Dünya üzerinde kabul gören bir sistemdir.
Antik Yunan ve Roma'da özellikle Aristo, kuvvetler ayrılığı prensibini öne süren ilk düşünür olmuştur. Aristo devlet yönetimi işleyişinin üçe ayrılması gerektiğini savunmuş, Ancak bu düşünceleri gelecek kuşaklara geçmeyince unutulmuştur. Aristo'dan sonra İngiliz düşünüyorlar Locke kuvvetler ayrılığı prensibinin üzerine dursa da kuvvetler ayrılığı teorisinin asıl gerçek kurucusu Fransız düşünür Montesquieu olmuştur. Kanunların Ruhu adlı kitabında devletin işleyişinin üçe ayrılması gerektiğini savunmuştur. Montesquieu ya göre kuvvet önüne herhangi bir başka kuvvet çıkmaz ise doludizgin devam eder. Yani bu da belirli bir iktidara tam güç ve yetki verilirse devlet kudreti kötü sonuçlara yol açar.

Montesquieu Bu yüzden iktidarın görevini kötüye kullanılmasını engellemek için yasama, yürütme ve yargının ayrılması ve bir denge sisteminin oluşması gerektiğini savunmuştur.
Günümüzde kuvvetler ayrılığı hukuk devletlerinin olmazsa olmazları arasındadır.
Ülkemizde kuvvetler ayrılığı 1982 Anayasası ile benimsenmiş olup anayasanın başlangıç bölümünde geçmektedir.
Kuvvetler ayrılığı yasama, yürütme ve yargı arasında bir denge sistemini öngörür. Yani bu 3 farklı organ birbirinden üst değildir. Aralarında herhangi bir sıralama yoktur.

Ülkemizde Yasama yetkisini kullanma anayasaya uygun şekilde Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne aittir.
Yürütme yetkisini kullanma cumhurbaşkanı ve Bakanlar Kuruluna aittir.
Ülkemizde yargı yetkisini kullanma ise bağımsız mahkemelere aittir.

Kuvvetler ayrılığı ilkesinin temel amacı devlet kudretinin kötüye kullanılmasının engellenmesidir.
Kuvvetler ayrılığı Eğer Yasama ve yürütme yetkileri birbirinden sert bir şekilde ayrılıyorsa bu hükümet sistemi başkanlık hükümet sistemidir. Kuvvetler dengeli ve yumuşak şekilde birbirinden ayrılıyorsa bu, parlamenter sistem olarak geçmektedir.

Kuvvetler Birliği

Kuvvetler birliği Yasama ve yürütme kuvvetlerinin aynı kişi ya da elde toplanması ile oluşan sistemdir. Yasama ve yürütmenin birleşmesi, diktatörlük ya da mutlak monarşiyi doğurmaktadır.
Diktatörlükler de meclis bulunmakta olup, sadece yürütmeye bağlıdır.

Meclis Hükümet Sistemi

Bu sistemde Yürütme yetkisi meclise verilmiştir. Meclis, yürütme yetkisini kendi seçtiği bakanlar eliyle kullanır. Meclis, yürütme tarafından alınan kararları iptal etme ve değiştirme yetkisine sahiptir. Meclis seçtiği bakanları istediği zaman görevden alabilirken, bakanların Meclisi görevden alma yetkisi yoktur. Ülkemizde 1921 Anayasası ile ülkemizde Kurtuluş Savaşı şartları gereği Meclis Hükümet Sistemi uygulanmıştır.
Meclis hükümeti sisteminde bakanlar, meclisin içerisinden meclis tarafından tek tek seçilir.
Meclis Hükümet Sistemi günümüzde İsviçre'de uygulanmaktadır.