Osmanlı İmparatorluğu değişen çağa ayak uydurmak için 17. yüzyıldan itibaren ıslahatlar yapmaya çalışmış, ancak kötü gidişi durduramamıştır. On dokuzuncu yüzyılda yenilik ve Islahat hareketlerine devam etmiş, yaptığı bu hareketler zaman zaman Osmanlı'yı çağa ayak uydurmak için zaman zaman Avrupa'ya uyum sağlamak, bazı durumlarda da yapılan savaşlar sonucu yürütülen barış görüşmeleri sırasında kendi lehine kararlar çıkarmak için yapılmış ıslahatlar olmuştur.

2. Mahmut Dönemi Yapılan Islahatlar 1808 1839

Osmanlı döneminde 2. Mahmut Osmanlı Devleti'nde yenilikçi padişahları arasında gösterilmektedir. İkinci Mahmut kendi döneminde ıslahatlar yaparak, Osmanlı Devleti'ni Avrupa ve dünyaya ayak uydurmak için yenilik çalışmalarına girişmiştir.
İkinci Mahmut döneminde Osmanlı'nın otorite boşluğu sebebiyle Anadolu ve Avrupa topraklarında bölgenin ileri gelenlerini ayanlar adı veriliyordu.
Bu ayanlar bölgeyi her yönden idare ediyor ve Kendi başlarına buyruk hareket ediyorlardı.
İkinci Mahmut bu durumdan rahatsız olarak ayanların Kendi başına hareket etmelerini önlemek için Alemdar Mustafa Paşa aracılığıyla ayanlarla görüşüp Senedi İttifak adı verilen antlaşma imzalanmıştır.

Senedi ittifak da yer alan maddelere göre padişah aşırı vergi koyamayacak, eşit vergilendirme yapılacaktır. Ayanlar Kendi bölgelerinde padişahın emirlerini koşulsuz yerine getirecekler, ayanlar hakim oldukları bölgede vergi ve asker toplanmasına Yardımcı olacaklardır.
Ayanlar İstanbul'da bir isyan çıktığında gecikmeksizin padişaha yardım ederek İstanbul'a geleceklerdir.
Senedi ittifakın Osmanlı tarihinde açısından önemi senedi ittifak ile Osmanlı Devleti ayanların varlığını resmen tanımıştır. Padişah ilk kez yetkilerini Belirli bir kesim ile paylaşmak yoluna gitmiştir. Bu durum Osmanlı Devleti otoritesinin ne kadar zayıfladığını gözler önüne sermiştir.
Senedi ittifakın etkisi ilk etapta sürsede Rusçuk ayanı Alemdar Mustafa Paşa'nın ölümüyle etkisi azalmıştır.

Askeri Alanda Yapılan Islahatlar

İkinci Mahmut padişahlığının ilk döneminde Yeniçeri Ocağı'nın bozulması sebebiyle yeniçerilerin yanına ek olarak sekbanı Cedid adı verilen bir Ordu kurulmuştur. Yeniçeriler kendilerine alternatif olduklarını düşündükleri bu orduyu ayaklanarak kapattırmışlar, Bunun üzerine 2. Mahmut 1826'da Yeniçeri Ocağı'nın kapatılması kararını almıştır. vaka-i Hayriye

Yeniçeri Ocağı'nın kapatılmasının ardından Osmanlı rahat bir nefes almış hazine bollaşmış, devam eden ıslahatlar rahat yapılmıştır. Ordu içerisinde yapılan değişiklikler ile Tımarlı sipahilerin yerine 1834 de redif birlikleri kurulmuş, silah fabrikası açılmış ve askeri bando okulu kurulmuştur. Ayrıca Mektebi Harbiye Harp Okulu ve Mektebi Tıbbiye Askeri Tıp okulları açılmıştır. İlk defa Başkomutanlık makamı oluşturulmuştur.
Devlet Yönetiminde Yapılan Islahatlar
Divan yerine bakanlıklar yani Nazırlıklar kurulmuştur.
Devlet memurları maaşa bağlanmış, Ayrıca devlet memurları dahiliye ve hariciye olarak ayrılmıştır.
İlk defa 2. Mahmut döneminde nüfus sayımı yapılmıştır . Nüfus sayımı askeri amaçlı olmuştur 1831
Pasaport uygulaması başlamış, devlet dairelerine padişah resmi asılmış, posta teşkilatı kurulmuştur.
Memurlar için ceket, pantolon, fes giyme zorunluluğu getirilmiştir. Ayrıca şehlüislamın yetkileri sınırlandırılmıştır.
Sancak ve vilayetler kurulmuş , köylere muhtarlık oluşturulmuştur.

Eğitim Alanında Yapılan Islahatlar

İkinci Mahmut döneminde ilköğretim zorunlu hale getirilmiş, Medreselerin yanı sıra Avrupa tarzı eğitim veren okullar açılmıştır. Bu açılan yeni okullar, eğitimde ikilik yaratmış bu durum Cumhuriyet dönemine kadar sürmüş ve tevhidi Tedrisat kanunu ile giderilmiştir.
İkinci Mahmut döneminde yurtdışına öğrenci gönderilmiş Ve Fransa'da dil eğitimi almaları saglanmistir.

Ekonomik Alanda Yapılan Islahatlar

Ticaret nezareti kurutarak tarım ve ticaretin düzene girmesi sağlanmıştır. Ayrıca Balta Limanı ticaret antlaşması ile İngilizlere birçok Ayrılık tanınmış, bu durum Osmanlı ekonomisinin dışa bağımlı hale gelmesine sebep olmuştur. Osmanlı Devleti'nde karayolu yapımına ağırlık verilmiş, İstanbul'da bez fabrikası açılmıştır. Maliye Nazırlığı İkinci Mahmut döneminde kurulmuştur.
Sultan Abdülmecit Döneminde Yapılan Islahatlar
İzmir'de demiryolu hattı kurulmuş, Edirne ve Kırım arasında telgraf hattı oluşturulmuştur. 1860 da tercümanı Ahval gazetesi çıkarılmış, 1848'de erkek öğretmen Okulu kurulmuştur. Askerlik süresi beş yıl ile sınırlandırılmıştır. Madeni ve kağıt para piyasaya sürülmüş, 1840 da posta teşkilatı kurulmuştur.

Abdülaziz Döneminde Yapılan Islahatlar 1861-1876 

Nizamiye mahkemeleri kurulmuş ilk medeni kanun Mecelle hazırlanmıştır. Çırağan ve Beylerbeyi Sarayları yapılmış, 1870 de kız Öğretmen Okulu açılmıştır.
İkinci Abdülhamit Dönemi Yapılan Islahatlar Meslek okulları açılmış, ilk defa özürlüler için eğitim kurumları yürürlüğe girmiştir. Almanya'dan Subaylar getirilmiş, Bağdat ve Edirne gibi çeşitli şehirlerde askeri okullar açılmıştır. Hamidiye alayları ikinci Abdülhamit döneminde kurulmuştur. 1881'de güzel Sanatlar Okulu açılmış ve 1881 yılında Osmanlı Devleti borçların ödenmesi için Genel Borçlar İdaresi kurulmuştur.
Dönemin en büyük projelerinden biri olan İstanbul-Hicaz demiryolu yapılmıştır.

Tanzimat Fermanı ve Tanzimat Dönemi Islahatları 1839-1876

Osmanlı döneminde Osmanlı Devleti toprak bütünlüğünü korumak, Avrupa devletlerinin iç işlerine karışmasını engellemek ve ülkenin demokratikleşmesi sağlamak için Tanzimat Fermanı imzalanmıştır. Tanzimat Fermanı Gülhane Parkı'nda 3 Kasım 1839'da hariciye naziri Mustafa Reşit Paşa tarafından okumuş, Bu sebepten ismi Gülhane Hattı Hümayunu olarak da geçmektedir.

Tanzimat Fermanı'nın Maddeleri

Gelirine göre vergi dönemi gelmiş, askerlik işleri düzene konulmuştur.
Mahkemeler halka açık şekilde yapılacak, işkence yasaklanacaktır. Rüşvet ve adam kayırma kalkacak, Müsadere kaldırılacak Müslüman ve Hristiyan halkın ırz ve Can güvenliği devlet tarafından korunacaktır.
Tanzimat Fermanında padişah tarafından da kanun uygulanacak şeklinde bir madde içermektedir. Bu da Osmanlı döneminde ilk defa padişahın kendinden üst bir güç olarak kanunu görmesi olarak geçmektedir.

Padişah kendi yetkilerini sınırlandırılmıştır.
Rusya'nın Hristiyan tebaayı öne sürerek Osmanlı'nın iç işlerine sürekli müdahale etmek istemesi sebebiyle imzalanan Tanzimat Fermanı, Osmanlı döneminde önemli bir hareket olmuştur. Ancak Tanzimat Fermanı ile halk yönetime katılmamıştır. Vatandaşlık statüsü oluşmaya başlanmış, Osmanlı Devleti'nde Avrupa tarzı hukuk geçerli olmaya başlamıştır. Sultan Abdülaziz ve Abdülmecit döneminden Birinci Meşrutiyet e kadar geçen sure Tanzimat Dönemi olarak geçmiş ve Tanzimat Fermanı fikir olarak Osmanlıcılık fikrini benimsemektedir.

Islahat Fermanı 28 Şubat 1856

Osmanlı İmparatorluğu Kırım Savaşı'nın ardından yapılacak anlaşma öncesinde Avrupalıların desteğini almak ve masadan daha karlı çıkmak için Islahat Fermanı ilan etmişlerdir.
Islahat Fermanı'nın maddeleri
Mahkemelerde Herkes kendi dinine göre Yemin edecek, karakol ve Hapishaneler ıslah edilecek, gayrimüslimler il ve belediye meclislerine üye olabilecek, Hristiyanlar Para ödemek koşuluyla askerlikten muaf olabilecek, yabancılara Osmanlı topraklarında Mülkiyet hakkı tanınacak, patrikhaneler de alınan kararlar Babali de onaylandıktan sonra yürürlüğe girebilecek, kimse din değiştirmeye zorlamayacak, Cizye ve haraç kaldıracak, kiliseler kendi halklarının davalarını bakabilecek, resmi yazışmalarda yabancıları küçük düşüren sözler yasaklanacak, yabancılar ticaret şirketi kurabilecek, Ayrıca gayrimüslimler devlet memurluğu yapabilecektir.

Islahat Fermanı genel olarak Osmanlı Devleti'nde yaşayan Müslüman olmayan gayrimüslimlerin ön planda tutan bir anlaşma olmuştur. Islahat Fermanı ile gayrimüslimlere tanınan haklar sayesinde gayrimüslimler Müslümanlardan avantajlı konuma geçmiştir.
Osmanlı İmparatorluğu Islahat Fermanı'nın Avrupalı devletlerin iç işlerine karışmasını engellemek için yapılsa da Islahat Fermanı bunu engelleyememiştir.
Gayrimüslimlere tanınan önemli haklar suistimal edildiği için dağılma süreci devam etmiştir.
Tanzimat Fermanı halkı bütün olarak ilgilendiren maddeleri kapsar iken Islahat Fermanı gayrimüslimlere tanınan hakları içermektedir. Tanzimat Fermanı Avrupalı devletlere herhangi bir taahhüt vermezken Islahat Fermanı'nın Paris Antlaşması'nda özel bir madde konularak Osmanlı Devleti tarafından taahhüt altına girmiştir.

Meşrutiyet Dönemi Birinci Meşrutiyet 1876

Tarihte genç Osmanlılar Jön Türkler olarak gösterilen Aydın olarak adlandırılan kesim, Osmanlıcılık fikrini benimseyerek Osmanlıya yeni bir yönetim modeli getirmeye çalışmışlardır. Osmanlı'da meydana gelen karışıklıkların Monarşik yönetim sebebiyle ortaya çıktığını düşünen genç Osmanlılar, meşrutiyet ile bu sorunun çözüleceğini inanıyorlardı. Genç Osmanlıların başında Namık Kemal, Şinasi, Ali Suavi gibi isimler bulunuyordu.
Sultan Abdülaziz'in Meşrutiyet kabul etmemesi üzerine onu tahttan indirerek V Murat'ın tahta getiren Genç Osmanlılar 1876 V Murat'ın hastalığı sebebiyle onu da tahttan indirmiş ve Meşrutiyeti ilan edeceğini vaad eden 2. Abdülhamit in tahta çıkması sağlanmıştır. 1876

Kanuni Esasi İlk Anayasa 23 Aralık 1876


Balkanlar'da yaşanan isyanlar Sebebiyle İngiltere İstanbul'da Rusya'nın etkisini azaltmak için bir konferans kurulmasını sağlamış, adına İstanbul Tersane Konferansı denen konferansın toplandığı gün Osmanlı Devleti, Avrupalıların bu konferansta kendi alehlerinde karar almalarını engellemek için meşrutiyeti ilan ederek Kanuni Esasi yıl aynı gün yürürlüğe koymuşlardır.
Kanuni Esasi Türk tarihinin ilk anayasası olarak kabul edilmekte olup devletin şekli ve vatandaşlık haklarını düzenleyen kanun olmuştur.

Kanuni Esasi'nin Maddeleri

Saltanat ve hilafet Hakkı Osmanoğulları'nın en büyük erkeğine aittir.
Devletin dini İslam olup yasalar İslam'a uygun olacak şekilde düzenlenecektir.
Yasa çıkarma yetkisi yani yasama yetkisi Ayan Meclisi ve Mebusan Meclisi'ne verilmiştir. Ayan Meclisi Üyeleri padişah ölünceye kadar görevde kalmak şartıyla atanır.
Mebusan Meclisi 4 yılda bir yapılacak seçimlerde erkeklerin seçileceği milletvekillerinden oluşacaktır.
Meclisi açma ve kapama yetkisi padişaha aittir.
Yasa çıkarma yetkisi sadece yürütmeye aittir. Eğitim-öğretim, vergi eşitliği gibi temel haklar da devlet garantisi altına alınmıştır. Yargı bağımsız olacaktır.

Kanuni Esasi'nin önemi

Kanuni Esasi Türk tarihinin ilk yazılı anayasası olarak tarihe geçmiştir. İlk defa Türk tarihinde seçimler yapılmış ve halk padişahın yanında yönetime katılmıştır. Osmanlı tarihinde demokratikleşme açısından ilk önemli adımdır.
İkinci Meşrutiyet Dönemi
1877-1878 Osmanlı-Rus savaşında ikinci Abdülhamit, Meclisi kapatarak Birinci Meşrutiyet Dönemini sona erdirmiştir. Bu durum halkta tepkiye neden olmuş ve padişaha Cephe alan genç Osmanlılar ve İttihat Terakki partisi tarafından toplanan başını Enver Paşa'nın çektiği muhalifler, meclisin tekrar açılmasını talep etmişlerdir. Baskılar sonucunda ikinci Abdülhamit 1908 yılında Messi tekrar açarak ikinci Meşrutiyet'i ilan etmiştir.
Kanuni esaside değişiklikler yapılmış ve bu değişiklikleri ile padişahın Meclisi açma kapama yetkisi veren madde kaldırılmıştır. Sansür ve sürgün fıkrası kaldırılmış, yasa teklifi için gerekli olan padişah izni kaldırılmıştır.
Uluslararası anlaşmalar meclis tarafından onaylanacak maddesi yürürlüğe girmiştir. Yapılan değişiklikler ile hükümet Padişaha Değil meclise sorumlu hale getirilmiştir. İkinci Meşrutiyet döneminde Türk tarihinde ilk kez çok partili hayata geçirilmiştir.
İkinci Meşrutiyet'in ilan edildiği sırada Yunanlılar Girit'i işgal etmiş, Avusturyalılar Bosna Hersek'i tamamen topraklarına katmış, Bulgaristan bağımsızlığını ilan etmiştir.

31 Mart Ayaklanması 13 Haziran 1909

Osmanlıcılık anlayışı İkinci Meşrutiyet ilanı ile terkedilmiş ve Türkçülük politikası İttihat ve Terakki tarafından benimsenmiştir.
İkinci Meşrutiyet'in ilanından sonra İttihat ve Terakki ülke içinde tam anlamıyla kadrolarını yerleştirilmemiş ve siyasi iktidarsızlık ortaya çıkmıştır. Bir kısım muhalefetin meşrutiyeti reddetmesi ve monarşiyi geri istemeleri ile ortamı iyice gerilmiştir. Tam bu sırada Serbesti ve Volkan gazetelerinde yayınlanan eleştiriler halkı iktidara karşı Kışkırtmış, muhalif gazetecilerin öldürülmesi ile ortam iyice gerilmiştir.
Bu olaylar sonucunda 13 Mart 1909'da yönetime karşı büyük bir ayaklanma çıkmış, Taksim kışlasından ayaklanmayı bastırmak için getirilen Avcı taburu da ayaklanmayı bastırmak yerine ortalığı daha da karıştırmıştır. Avcı taburunun içerisinden bazı subayların da ayaklanmaya katılmasıyla Ortalık iyice karışmış ve bunun üzerine Selanik'ten yola çıkan Harekat ordusu, Yıldız Sarayı'nı kuşatarak ayaklanmalarda rolü olduğu gerekçesiyle ikinci Abdülhamid'i tahttan indirerek yerine kardeşi Mehmet Reşat'ı padişah ilan etmiştir.
Tüm bu yaşanan olaylar istikrarsızlığı daha da arttırmıştır. Osmanlı Devleti'nde ilk kez 31 Mart Olayı ile siyasi rejim değişmiştir.
Mustafa Kemal, Selanik'ten yola çıkan hareket ordusu'nda yüzbaşı olarak görev almıştır.
31 Mart Vakası ile Sultan Abdülhamit tahttan indirilerek Sürgüne yollanmış, İttihat ve Terakki ülke içinde tek başına karar alır konuma gelmiş ve Osmanlı Devleti'nin yok oluş süreci daha da hızlanmıştır.
Sultan ikinci Abdülhamit Meclis kararıyla tahttan indirilen ilk padişah olmuştur. Meclis kararıyla tahttan indirilen ikinci padişah ise Sultan Vahdettin'dir.