Anayasamızın 19. maddesinde düzenlenen kişi hürriyeti ve güvenliği hakkına istinaden her birey kişi hak ve güvenliği hürriyetine sahiptir. Ancak kişi hak ve güvenliği hürriyeti bazı hallerde sınırlandırılabilir. Bu halled Anayasamızın 19. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre
-Mahkemelerce verilmiş hürriyeti kısıtlayıcı cezaların ve güvenlik tedbirlerinin yerine getirilmesi,
-Bir mahkeme kararının veya kanunda öngörülen bir yükümlülüğün gereği olarak ilgilinin yakalanması veya tutuklanması;
-Bir küçüğün gözetim altında ıslahı veya yetkili mercii önüne çıkarılması için verilen bir kararın yerine getirilmesi;
-Toplum için tehlike teşkil eden bir akıl hastası, uyuşturucu madde veya alkol tutkunu, bir serseri veya hastalık yayabilecek bir kişinin bir müessesede tedavi, eğitim veya ıslahı için kanunda belirtilen esaslara uygun olarak alınan tedbirin yerine getirilmesi;
-usulüne aykırı şekilde ülkeye girmek isteyen veya giren, ya da hakkında sınır dışı etme yahut geri verme kararı verilen bir kişinin yakalanması veya tutuklanması;
halleri dışında kimse hürriyetinden yoksun bırakılamaz.
-Suçluluğu hakkında kuvvetli belirti bulunan kişiler, ancak kaçmalarını, delillerin yokedilmesini veya değiştirilmesini önlemek maksadıyla veya bunlar gibi tutuklamayı zorunlu kılan ve kanunda gösterilen diğer hallerde hâkim kararıyla tutuklanabilir.
-Hâkim kararı olmadan yakalama, ancak suçüstü halinde veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde yapılabilir; bunun şartlarını kanun gösterir.
-Yakalanan veya tutuklanan kişilere, yakalama veya tutuklama sebepleri ve haklarındaki iddialar herhalde yazılı ve bunun hemen mümkün olmaması halinde sözlü olarak derhal, toplu suçlarda en geç hâkim huzuruna çıkarılıncaya kadar bildirilir.
(Değişik: 3.10.2001-4709/4 md.) Yakalanan veya tutuklanan kişi, tutulma yerine en yakın mahkemeye gönderilmesi için gerekli süre hariç en geç kırksekiz saat ve toplu olarak işlenen suçlarda en çok dört gün içinde hâkim önüne çıkarılır. Kimse, bu süreler geçtikten sonra hâkim kararı olmaksızın hürriyetinden yoksun bırakılamaz. Bu süreler olağanüstü hal, sıkıyönetim ve savaş hallerinde uzatılabilir.
CMK madde 91 e göre bir veya iki kişi tarafından işlenen suçlar bireysel suçlar sayılmaktadır ve bu suçlar sonucunda hakim ya da mahkeme önüne şahsın çıkarılma süresi yakalama andan itibaren en fazla 24 Saat olarak belirtilmiştir. Toplu olarak işlenen suçlarda, Cumhuriyet Savcısı gözaltı süresini her defasında 1 günü geçmemek kaydıyla üç gün süreyle uzatmasına yazılı Emir verme imkanı bulunmaktadır.
Anayasamızın 19. maddesinde belirtildiği gibi kişi yakalandığı ya da tutuklandığı andan itibaren bir yakınına haber verme zorunluluğu getirilmiştir.
Yakalanan ve yargılanan kişi soruşturma ve kovuşturma esnasında serbest bırakılmayı isteme Hakkı bulunmaktadır. Yargılama sonucunda çıkan kararlara bir üst mahkemeye itiraz etme hakkı bulunmaktadır.
Anayasamızın 17. maddesinde Ayrıca yaşam Hakkı işkence ve eziyet görmeme hakkı bulunmaktadır. Yaşama hakkı, Doğuştan gelen bir hak olup, işkence ve eziyet görme hakkı gibi mutlak bir hak olarak tanımlanmıştır.
Eziyet ve işkence görme hakkı yaşama hakkından farklı olarak sınırlandırılamaz bir hak olarak görülmüştür. Ancak yaşam Hakkı meşru müdafaa, Tutuklu ve hükümlünün kaçmasının önüne geçilmesi, ayaklanma ya da isyanın bastırılması, sıkıyönetim, olağanüstü hal durumlarında yetkili merciin verdiği Emirlerin uygulanması sırasında silah kullanma sonucu meydana gelen ölümler gibi yaşam hakkının istisnaları bulunsa da işkence ve eziyet görmeme hakkının herhangi bir istisnası bulunmamaktadır yani sınırlandırılamaz.
-Mahkemelerce verilmiş hürriyeti kısıtlayıcı cezaların ve güvenlik tedbirlerinin yerine getirilmesi,
-Bir mahkeme kararının veya kanunda öngörülen bir yükümlülüğün gereği olarak ilgilinin yakalanması veya tutuklanması;
-Bir küçüğün gözetim altında ıslahı veya yetkili mercii önüne çıkarılması için verilen bir kararın yerine getirilmesi;
-Toplum için tehlike teşkil eden bir akıl hastası, uyuşturucu madde veya alkol tutkunu, bir serseri veya hastalık yayabilecek bir kişinin bir müessesede tedavi, eğitim veya ıslahı için kanunda belirtilen esaslara uygun olarak alınan tedbirin yerine getirilmesi;
-usulüne aykırı şekilde ülkeye girmek isteyen veya giren, ya da hakkında sınır dışı etme yahut geri verme kararı verilen bir kişinin yakalanması veya tutuklanması;
halleri dışında kimse hürriyetinden yoksun bırakılamaz.
-Suçluluğu hakkında kuvvetli belirti bulunan kişiler, ancak kaçmalarını, delillerin yokedilmesini veya değiştirilmesini önlemek maksadıyla veya bunlar gibi tutuklamayı zorunlu kılan ve kanunda gösterilen diğer hallerde hâkim kararıyla tutuklanabilir.
-Hâkim kararı olmadan yakalama, ancak suçüstü halinde veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde yapılabilir; bunun şartlarını kanun gösterir.
-Yakalanan veya tutuklanan kişilere, yakalama veya tutuklama sebepleri ve haklarındaki iddialar herhalde yazılı ve bunun hemen mümkün olmaması halinde sözlü olarak derhal, toplu suçlarda en geç hâkim huzuruna çıkarılıncaya kadar bildirilir.
(Değişik: 3.10.2001-4709/4 md.) Yakalanan veya tutuklanan kişi, tutulma yerine en yakın mahkemeye gönderilmesi için gerekli süre hariç en geç kırksekiz saat ve toplu olarak işlenen suçlarda en çok dört gün içinde hâkim önüne çıkarılır. Kimse, bu süreler geçtikten sonra hâkim kararı olmaksızın hürriyetinden yoksun bırakılamaz. Bu süreler olağanüstü hal, sıkıyönetim ve savaş hallerinde uzatılabilir.
CMK madde 91 e göre bir veya iki kişi tarafından işlenen suçlar bireysel suçlar sayılmaktadır ve bu suçlar sonucunda hakim ya da mahkeme önüne şahsın çıkarılma süresi yakalama andan itibaren en fazla 24 Saat olarak belirtilmiştir. Toplu olarak işlenen suçlarda, Cumhuriyet Savcısı gözaltı süresini her defasında 1 günü geçmemek kaydıyla üç gün süreyle uzatmasına yazılı Emir verme imkanı bulunmaktadır.
Anayasamızın 19. maddesinde belirtildiği gibi kişi yakalandığı ya da tutuklandığı andan itibaren bir yakınına haber verme zorunluluğu getirilmiştir.
Yakalanan ve yargılanan kişi soruşturma ve kovuşturma esnasında serbest bırakılmayı isteme Hakkı bulunmaktadır. Yargılama sonucunda çıkan kararlara bir üst mahkemeye itiraz etme hakkı bulunmaktadır.
Anayasamızın 17. maddesinde Ayrıca yaşam Hakkı işkence ve eziyet görmeme hakkı bulunmaktadır. Yaşama hakkı, Doğuştan gelen bir hak olup, işkence ve eziyet görme hakkı gibi mutlak bir hak olarak tanımlanmıştır.
Eziyet ve işkence görme hakkı yaşama hakkından farklı olarak sınırlandırılamaz bir hak olarak görülmüştür. Ancak yaşam Hakkı meşru müdafaa, Tutuklu ve hükümlünün kaçmasının önüne geçilmesi, ayaklanma ya da isyanın bastırılması, sıkıyönetim, olağanüstü hal durumlarında yetkili merciin verdiği Emirlerin uygulanması sırasında silah kullanma sonucu meydana gelen ölümler gibi yaşam hakkının istisnaları bulunsa da işkence ve eziyet görmeme hakkının herhangi bir istisnası bulunmamaktadır yani sınırlandırılamaz.
0 Yorumlar